کات (0.00384 دووةم)
  • ئەنجام: ( 1
  • بۆ 10
  • ليرەوە 11
  • )
#1

Interpretation of ( غافر 48 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Böbürlenen takım şöyle konuşur: "Gerçek şu ki, hepimiz ateşin içindeyiz. Allah, kullar arasında hüküm vermiş." ] - Interpretation of ( Ghafir 48 )

[ قَالَ الَّذِينَ اسْتَكْبَرُوا إِنَّا كُلٌّ فِيهَا إِنَّ اللَّهَ قَدْ حَكَمَ بَيْنَ الْعِبَادِ ] - غافر 48

وةرطيَران ئایەت | 4181 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#2

Interpretation of ( الفرقان 49 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Ki onunla ölü bir beldeyi diriltelim ve onunla, yarattıklarımızdan bir takım hayvanları ve birçok insanları suvaralım. ] - Interpretation of ( Al-Furqan 49 )

[ لِنُحْيِيَ بِهِ بَلْدَةً مَيْتًا وَنُسْقِيَهُ مِمَّا خَلَقْنَا أَنْعَامًا وَأَنَاسِيَّ كَثِيرًا ] - الفرقان 49

وةرطيَران ئایەت | 2904 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#3

Interpretation of ( الأنبياء 31 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Yerküreye, onları çalkalamasın diye bir takım dağlar diktik. Ve orada geniş geniş yollar açtık ki, doğru gidebilsinler. ] - Interpretation of ( Al-Anbiyaa 31 )

[ وَجَعَلْنَا فِي الْأَرْضِ رَوَاسِيَ أَنْ تَمِيدَ بِهِمْ وَجَعَلْنَا فِيهَا فِجَاجًا سُبُلًا لَعَلَّهُمْ يَهْتَدُونَ ] - الأنبياء 31

وةرطيَران ئایەت | 2514 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#4

Interpretation of ( آل عمران 122 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Sizden iki takım, korku ile bozulmak üzereydi. Halbuki Allah onların Velî'siydi. Müminler yalnız Allah'a güvenip dayansınlar. ] - Interpretation of ( Al Imran 122 )

[ إِذْ هَمَّتْ طَائِفَتَانِ مِنْكُمْ أَنْ تَفْشَلَا وَاللَّهُ وَلِيُّهُمَا وَعَلَى اللَّهِ فَلْيَتَوَكَّلِ الْمُؤْمِنُونَ ] - آل عمران 122

وةرطيَران ئایەت | 415 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#5

Interpretation of ( يس 39 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Ay'a gelince, biz onun için de bir takım durak noktaları/birtakım evreler belirledik. Nihayet o, eski hurma sapının eğrilmişi gibi geri döner. ] - Interpretation of ( Ya-Sin 39 )

[ وَالْقَمَرَ قَدَّرْنَاهُ مَنَازِلَ حَتَّى عَادَ كَالْعُرْجُونِ الْقَدِيمِ ] - يس 39

وةرطيَران ئایەت | 3744 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#6

Interpretation of ( غافر 47 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ O vakit onlar ateş içinde çekişir dururlar. Horlanan takım, böbürlenen takıma şöyle der: "Biz sizin uydularınız olmuştuk. Şimdi şu ateşin bir kısmını olsun bizden uzak tutabilir misiniz?" ] - Interpretation of ( Ghafir 47 )

[ وَإِذْ يَتَحَاجُّونَ فِي النَّارِ فَيَقُولُ الضُّعَفَاءُ لِلَّذِينَ اسْتَكْبَرُوا إِنَّا كُنَّا لَكُمْ تَبَعًا فَهَلْ أَنْتُمْ مُغْنُونَ عَنَّا نَصِيبًا مِنَ النَّارِ ] - غافر 47

وةرطيَران ئایەت | 4180 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#7

Interpretation of ( الحج 28 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Kendilerine ait bir takım yararlara tanık olsunlar. Kendilerine rızık olarak verdiği kurbanlık hayvanlar üzerinde belirli günlerde Allah'ın adını ansınlar. İşte bunlardan yiyin, sıkıntı içindeki fakiri de doyurun. ] - Interpretation of ( Al-Hajj 28 )

[ لِيَشْهَدُوا مَنَافِعَ لَهُمْ وَيَذْكُرُوا اسْمَ اللَّهِ فِي أَيَّامٍ مَعْلُومَاتٍ عَلَى مَا رَزَقَهُمْ مِنْ بَهِيمَةِ الْأَنْعَامِ فَكُلُوا مِنْهَا وَأَطْعِمُوا الْبَائِسَ الْفَقِيرَ ] - الحج 28

وةرطيَران ئایەت | 2623 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#8

Interpretation of ( النساء 47 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Ey kendilerine kitap verilenler! Biz bir takım yüzleri silip arkalarına çevirmeden, yahut Cumartesi Ashabı'nı lanetlediğimiz gibi onları da lanetlemeden önce, yanınızda bulunanı tasdikleyici olarak indirdiğimize inanın. Allah'ın emri yerine getirilmiş olacaktır. ] - Interpretation of ( An-Nisa' 47 )

[ يَا أَيُّهَا الَّذِينَ أُوتُوا الْكِتَابَ آمِنُوا بِمَا نَزَّلْنَا مُصَدِّقًا لِمَا مَعَكُمْ مِنْ قَبْلِ أَنْ نَطْمِسَ وُجُوهًا فَنَرُدَّهَا عَلَى أَدْبَارِهَا أَوْ نَلْعَنَهُمْ كَمَا لَعَنَّا أَصْحَابَ السَّبْتِ وَكَانَ أَمْرُ اللَّهِ مَفْعُولًا ] - النساء 47

وةرطيَران ئایەت | 540 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#9

Interpretation of ( العنكبوت 17 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ "Allah'ın berisinden; bir takım putlara tapıyorsunuz, yalan/iftira üretiyorsunuz. Sizin Allah dışında kulluk/kölelik ettikleriniz size hiçbir rızık veremezler. Rızkı Allah katında arayın; O'na kulluk edin, O'na şükredin. O'na döndürüleceksiniz." ] - Interpretation of ( Al-Ankabut 17 )

[ إِنَّمَا تَعْبُدُونَ مِنْ دُونِ اللَّهِ أَوْثَانًا وَتَخْلُقُونَ إِفْكًا إِنَّ الَّذِينَ تَعْبُدُونَ مِنْ دُونِ اللَّهِ لَا يَمْلِكُونَ لَكُمْ رِزْقًا فَابْتَغُوا عِنْدَ اللَّهِ الرِّزْقَ وَاعْبُدُوهُ وَاشْكُرُوا لَهُ إِلَيْهِ تُرْجَعُونَ ] - العنكبوت 17

وةرطيَران ئایەت | 3357 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#10

Interpretation of ( الفرقان 3 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Böyleyken O'nun dışında bir takım ilahlar edindiler. Hiçbir şey yaratamaz bunlar. Kendileri yaratılmışlardır zaten... Kendi benlikleri için bile ne bir zarara güç yetirebilirler ne bir yarara. Ne bir ölüme güçleri yeter ne bir dirime ne de kabirden çıkarıp hesap sormaya. ] - Interpretation of ( Al-Furqan 3 )

[ وَاتَّخَذُوا مِنْ دُونِهِ آلِهَةً لَا يَخْلُقُونَ شَيْئًا وَهُمْ يُخْلَقُونَ وَلَا يَمْلِكُونَ لِأَنْفُسِهِمْ ضَرًّا وَلَا نَفْعًا وَلَا يَمْلِكُونَ مَوْتًا وَلَا حَيَاةً وَلَا نُشُورًا ] - الفرقان 3

وةرطيَران ئایەت | 2858 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish