Temps d'exécution (0,00355 secondes)
  • Résultats: ( 1
  • vers 9
  • de 9
  • )
#1

Interprétation de ( Al-Anbiyaa 100 ) dans Turkish par Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Onlar için orada derin bir iç çekiş var. Ve onlar orada hiçbir şey işitmezler. ] - Interprétation de ( Al-Anbiyaa 100 )

[ لَهُمْ فِيهَا زَفِيرٌ وَهُمْ فِيهَا لَا يَسْمَعُونَ ] - الأنبياء 100

Concernant la traduction Ayah | 2583 Auteur | Yasar Nuri Ozturk Langue | Turkish
#2

Interprétation de ( An-Naziat 2 ) dans Turkish par Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Yemin olsun, rahatça, incitmeden çekenlere/düğümü hünerle çözenlere/bir yerden bir yere gidenlere/coşkuyla iç çekenlere, ] - Interprétation de ( An-Naziat 2 )

[ وَالنَّاشِطَاتِ نَشْطًا ] - النازعات 2

Concernant la traduction Ayah | 5714 Auteur | Yasar Nuri Ozturk Langue | Turkish
#3

Interprétation de ( Al-Hijr 87 ) dans Turkish par Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Yemin olsun ki, biz sana ikişerlerden/ikililerden/iç içe kıvrımlar halindeki çift mânalılardan yedi taneyi ve şu büyük Kur'an'ı verdik. ] - Interprétation de ( Al-Hijr 87 )

[ وَلَقَدْ آتَيْنَاكَ سَبْعًا مِنَ الْمَثَانِي وَالْقُرْآنَ الْعَظِيمَ ] - الحجر 87

Concernant la traduction Ayah | 1889 Auteur | Yasar Nuri Ozturk Langue | Turkish
#4

Interprétation de ( Al-An'am 3 ) dans Turkish par Yasar Nuri Ozturk - tr

[ O, göklerde de Allah'tır, yerde de. O, sizin iç dünyanızı da bilir, açığa vurduklarınızı da. Neler kazanmakta olduğunuzu da bilir O! ] - Interprétation de ( Al-An'am 3 )

[ وَهُوَ اللَّهُ فِي السَّمَاوَاتِ وَفِي الْأَرْضِ يَعْلَمُ سِرَّكُمْ وَجَهْرَكُمْ وَيَعْلَمُ مَا تَكْسِبُونَ ] - الأنعام 3

Concernant la traduction Ayah | 792 Auteur | Yasar Nuri Ozturk Langue | Turkish
#5

Interprétation de ( Maryam 26 ) dans Azerbaijani par Alikhan Musayev - az

[ Ye, iç, gözün aydın olsun! Əgər insanlardan kimisə görsən, de: “Mən Mərhəmətli Allaha oruc tutmağı nəzir etmişəm. Odur ki, bu gün heç kimlə danışmayacağam”». ] - Interprétation de ( Maryam 26 )

[ فَكُلِي وَاشْرَبِي وَقَرِّي عَيْنًا فَإِمَّا تَرَيِنَّ مِنَ الْبَشَرِ أَحَدًا فَقُولِي إِنِّي نَذَرْتُ لِلرَّحْمَنِ صَوْمًا فَلَنْ أُكَلِّمَ الْيَوْمَ إِنْسِيًّا ] - مريم 26

Concernant la traduction Ayah | 2276 Auteur | Alikhan Musayev Langue | Azerbaijani
#6

Interprétation de ( Maryam 26 ) dans Turkish par Yasar Nuri Ozturk - tr

[ "Artık ye, iç. Gözün aydın olsun. Eğer insanlardan birini görürsen şöyle söyle: 'Ben Rahman için oruç adadım. Onun için bugün, insan cinsinden hiç kimseyle konuşmayacağım." ] - Interprétation de ( Maryam 26 )

[ فَكُلِي وَاشْرَبِي وَقَرِّي عَيْنًا فَإِمَّا تَرَيِنَّ مِنَ الْبَشَرِ أَحَدًا فَقُولِي إِنِّي نَذَرْتُ لِلرَّحْمَنِ صَوْمًا فَلَنْ أُكَلِّمَ الْيَوْمَ إِنْسِيًّا ] - مريم 26

Concernant la traduction Ayah | 2276 Auteur | Yasar Nuri Ozturk Langue | Turkish
#7

Interprétation de ( An-Nur 43 ) dans Turkish par Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Görmedin mi, Allah, bulutları sürüyor, sonra onları kaynaştırıp iç içe sokuyor, sonra onları birbiri üstüne yığıyor. Nihayet, onların arasından yağmurun çıktığını görüyorsun. Gökten, ondaki dağlardan bir dolu indiriyor da onunla dilediğini çarpıyor, dilediğinden de onu yan geçiriyor. Onun şimşeğinin parıltısı, neredeyse gözleri alıp götürecek. ] - Interprétation de ( An-Nur 43 )

[ أَلَمْ تَرَ أَنَّ اللَّهَ يُزْجِي سَحَابًا ثُمَّ يُؤَلِّفُ بَيْنَهُ ثُمَّ يَجْعَلُهُ رُكَامًا فَتَرَى الْوَدْقَ يَخْرُجُ مِنْ خِلَالِهِ وَيُنَزِّلُ مِنَ السَّمَاءِ مِنْ جِبَالٍ فِيهَا مِنْ بَرَدٍ فَيُصِيبُ بِهِ مَنْ يَشَاءُ وَيَصْرِفُهُ عَنْ مَنْ يَشَاءُ يَكَادُ سَنَا بَرْقِهِ يَذْهَبُ بِالْأَبْصَارِ ] - النور 43

Concernant la traduction Ayah | 2834 Auteur | Yasar Nuri Ozturk Langue | Turkish
#8

Interprétation de ( Az-Zumar 23 ) dans Turkish par Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Allah, sözün/hadisin en güzelini, birbirine benzer iç içe ikili mânalar ifade eden bir Kitap halinde indirmiştir. Rablerinden korkanların ondan derileri ürperir. Sonra da hem derileri hem de kalpleri, Allah'ın zikri/Kur'an'ı karşısında yumuşar. Bu, Allah'ın kılavuzudur ki, onunla dilediğini/dileyeni hidayete erdirir. Allah'ın saptırdığına gelince, ona kılavuzluk edecek yoktur. ] - Interprétation de ( Az-Zumar 23 )

[ اللَّهُ نَزَّلَ أَحْسَنَ الْحَدِيثِ كِتَابًا مُتَشَابِهًا مَثَانِيَ تَقْشَعِرُّ مِنْهُ جُلُودُ الَّذِينَ يَخْشَوْنَ رَبَّهُمْ ثُمَّ تَلِينُ جُلُودُهُمْ وَقُلُوبُهُمْ إِلَى ذِكْرِ اللَّهِ ذَلِكَ هُدَى اللَّهِ يَهْدِي بِهِ مَنْ يَشَاءُ وَمَنْ يُضْلِلِ اللَّهُ فَمَا لَهُ مِنْ هَادٍ ] - الزمر 23

Concernant la traduction Ayah | 4081 Auteur | Yasar Nuri Ozturk Langue | Turkish
#9

Interprétation de ( Al-A'raf 38 ) dans Turkish par Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Allah buyurdu: "Sizden önce gelip geçmiş cin ve insan topluluklarıyla iç içe girin bakalım ateşe." Her ümmet girdiğinde, yoldaşına/kızkardeşine lanet eder. Nihayet, hepsi orada bir araya gelince, sonrakiler öncekiler için şöyle derler: "Rabbimiz! Bizi bunlar saptırdılar. Ateş azabını bunlara bir kat daha fazla ver." Allah buyurur: "Her biri için bir kat fazlası var, fakat siz bilmezsiniz!" ] - Interprétation de ( Al-A'raf 38 )

[ قَالَ ادْخُلُوا فِي أُمَمٍ قَدْ خَلَتْ مِنْ قَبْلِكُمْ مِنَ الْجِنِّ وَالْإِنْسِ فِي النَّارِ كُلَّمَا دَخَلَتْ أُمَّةٌ لَعَنَتْ أُخْتَهَا حَتَّى إِذَا ادَّارَكُوا فِيهَا جَمِيعًا قَالَتْ أُخْرَاهُمْ لِأُولَاهُمْ رَبَّنَا هَؤُلَاءِ أَضَلُّونَا فَآتِهِمْ عَذَابًا ضِعْفًا مِنَ النَّارِ قَالَ لِكُلٍّ ضِعْفٌ وَلَكِنْ لَا تَعْلَمُونَ ] - الأعراف 38

Concernant la traduction Ayah | 992 Auteur | Yasar Nuri Ozturk Langue | Turkish