Temps d'exécution (0,00305 secondes)
  • Résultats: ( 1
  • vers 4
  • de 4
  • )
#1

Interprétation de ( Al-Qalam 23 ) dans Turkish par Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Yola koyuldular. Aralarında fısıldaşıyorlardı: ] - Interprétation de ( Al-Qalam 23 )

[ فَانْطَلَقُوا وَهُمْ يَتَخَافَتُونَ ] - القلم 23

Concernant la traduction Ayah | 5294 Auteur | Yasar Nuri Ozturk Langue | Turkish
#2

Interprétation de ( Al-Kahf 74 ) dans Turkish par Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Yine yola koyuldular. Bir süre sonra bir oğlana rastgeldiler; tuttu onu öldürdü. Mûsa dedi: "Tertemiz bir insanı, bir cana karşılık olmaksızın öldürdün ha!? Vallahi çok kötü bir iş yaptın!" ] - Interprétation de ( Al-Kahf 74 )

[ فَانْطَلَقَا حَتَّى إِذَا لَقِيَا غُلَامًا فَقَتَلَهُ قَالَ أَقَتَلْتَ نَفْسًا زَكِيَّةً بِغَيْرِ نَفْسٍ لَقَدْ جِئْتَ شَيْئًا نُكْرًا ] - الكهف 74

Concernant la traduction Ayah | 2214 Auteur | Yasar Nuri Ozturk Langue | Turkish
#3

Interprétation de ( Al-Kahf 77 ) dans Turkish par Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Yine yola koyuldular. Biraz sonra bir kente geldiler. Kent halkından yemek istediler, ama onlar bu ikisini konuk etmekten çekindiler. Orada, yıkılmayı bekleyen bir duvara rastladılar; genç adam tuttu onu onardı. Mûsa "İsteseydin buna karşılık bir ücret elbette alırdın." dedi. ] - Interprétation de ( Al-Kahf 77 )

[ فَانْطَلَقَا حَتَّى إِذَا أَتَيَا أَهْلَ قَرْيَةٍ اسْتَطْعَمَا أَهْلَهَا فَأَبَوْا أَنْ يُضَيِّفُوهُمَا فَوَجَدَا فِيهَا جِدَارًا يُرِيدُ أَنْ يَنْقَضَّ فَأَقَامَهُ قَالَ لَوْ شِئْتَ لَاتَّخَذْتَ عَلَيْهِ أَجْرًا ] - الكهف 77

Concernant la traduction Ayah | 2217 Auteur | Yasar Nuri Ozturk Langue | Turkish
#4

Interprétation de ( Yunus 22 ) dans Turkish par Yasar Nuri Ozturk - tr

[ O yürütüyor sizi karada ve denizde. Diyelim, gemidesiniz: Gemiler, içindekileri latîf bir rüzgârla götürüyorlar. İçerdekiler ferah ve sevinç duymaktalar. Birden korkunç bir kasırga geliverdi. Her taraftan dalgalar üzerlerine çullandı. Çepeçevre kuşatıldıklarını düşünüp dini yalnız Allah'a özgüleyerek duaya koyuldular: "Eğer bizi şu durumdan kurtarırsan, yemin olsun, sana şükredenlerden olacağız." ] - Interprétation de ( Yunus 22 )

[ هُوَ الَّذِي يُسَيِّرُكُمْ فِي الْبَرِّ وَالْبَحْرِ حَتَّى إِذَا كُنْتُمْ فِي الْفُلْكِ وَجَرَيْنَ بِهِمْ بِرِيحٍ طَيِّبَةٍ وَفَرِحُوا بِهَا جَاءَتْهَا رِيحٌ عَاصِفٌ وَجَاءَهُمُ الْمَوْجُ مِنْ كُلِّ مَكَانٍ وَظَنُّوا أَنَّهُمْ أُحِيطَ بِهِمْ دَعَوُا اللَّهَ مُخْلِصِينَ لَهُ الدِّينَ لَئِنْ أَنْجَيْتَنَا مِنْ هَذِهِ لَنَكُونَنَّ مِنَ الشَّاكِرِينَ ] - يونس 22

Concernant la traduction Ayah | 1386 Auteur | Yasar Nuri Ozturk Langue | Turkish