کات (0.00349 دووةم)
  • ئەنجام: ( 1
  • بۆ 8
  • ليرەوە 8
  • )
#1

Interpretation of ( الحاقة 9 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Firavun da ondan öncekiler de altı üstüne gelmiş kentler de aynı hataya vücut verdiler. ] - Interpretation of ( Al-Haaqqa 9 )

[ وَجَاءَ فِرْعَوْنُ وَمَنْ قَبْلَهُ وَالْمُؤْتَفِكَاتُ بِالْخَاطِئَةِ ] - الحاقة 9

وةرطيَران ئایەت | 5332 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#2

Interpretation of ( الأعراف 98 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Yoksa o kentler halkının, bir kuşluk vakti oynayıp eğlenirken azabımızın yakalarına yapışmayacağına ilişkin bir garantileri mi vardı? ] - Interpretation of ( Al-A'raf 98 )

[ أَوَأَمِنَ أَهْلُ الْقُرَى أَنْ يَأْتِيَهُمْ بَأْسُنَا ضُحًى وَهُمْ يَلْعَبُونَ ] - الأعراف 98

وةرطيَران ئایەت | 1052 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#3

Interpretation of ( محمد 13 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Seni yerinden çıkaran o kentinden çok daha kuvvetlice nice kentler vardı ki, biz hepsini helâk ettik; hiçbir yardımcıları olmadı. ] - Interpretation of ( Muhammad 13 )

[ وَكَأَيِّنْ مِنْ قَرْيَةٍ هِيَ أَشَدُّ قُوَّةً مِنْ قَرْيَتِكَ الَّتِي أَخْرَجَتْكَ أَهْلَكْنَاهُمْ فَلَا نَاصِرَ لَهُمْ ] - محمد 13

وةرطيَران ئایەت | 4558 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#4

Interpretation of ( سبأ 18 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Biz onlarla, içini bereketle dolduğumuz kentler arasında, sırt-sırta vermiş kasabalar oluşturduk; Bunlar arasında gidiş-gelişler belirledik. "Geceleri ve güdüzleri, güven içinde gezip dolaşın oralarda." dedik. ] - Interpretation of ( Saba 18 )

[ وَجَعَلْنَا بَيْنَهُمْ وَبَيْنَ الْقُرَى الَّتِي بَارَكْنَا فِيهَا قُرًى ظَاهِرَةً وَقَدَّرْنَا فِيهَا السَّيْرَ سِيرُوا فِيهَا لَيَالِيَ وَأَيَّامًا آمِنِينَ ] - سبأ 18

وةرطيَران ئایەت | 3624 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#5

Interpretation of ( الطلاق 8 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Nice kentler vardı ki, azgınlık edip Rabbinin ve onun resullerinin emrinden çıktılar da biz onları çok zorlu bir hesaba çektik ve onlara, görülmemiş bir azapla azap ettik. ] - Interpretation of ( At-Talaq 8 )

[ وَكَأَيِّنْ مِنْ قَرْيَةٍ عَتَتْ عَنْ أَمْرِ رَبِّهَا وَرُسُلِهِ فَحَاسَبْنَاهَا حِسَابًا شَدِيدًا وَعَذَّبْنَاهَا عَذَابًا نُكْرًا ] - الطلاق 8

وةرطيَران ئایەت | 5225 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#6

Interpretation of ( الأعراف 101 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ İşte o kentler/medeniyetler! Haberlerinden bir kısmını anlatıyoruz sana. Yemin olsun, resulleri onlara açık-seçik deliller getirmişti. Ama daha önce yalanlamış oldukları için inanamadılar. Küfre sapanların kalplerini Allah işte böyle mühürler. ] - Interpretation of ( Al-A'raf 101 )

[ تِلْكَ الْقُرَى نَقُصُّ عَلَيْكَ مِنْ أَنْبَائِهَا وَلَقَدْ جَاءَتْهُمْ رُسُلُهُمْ بِالْبَيِّنَاتِ فَمَا كَانُوا لِيُؤْمِنُوا بِمَا كَذَّبُوا مِنْ قَبْلُ كَذَلِكَ يَطْبَعُ اللَّهُ عَلَى قُلُوبِ الْكَافِرِينَ ] - الأعراف 101

وةرطيَران ئایەت | 1055 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#7

Interpretation of ( يوسف 109 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Senden önce gönderdiklerimiz de kentler halkından kendilerine vahyettiğimiz bazı erlerden başkası değildi. Yeryüzünde dolaşmadılar mı ki, onlardan öncekilerin akıbeti nice oldu görsünler. Elbette ki âhiret yurdu sakınanlar için daha hayırlıdır. Hâlâ akıllarınızı kullanmayacak mısınız?" ] - Interpretation of ( Yusuf 109 )

[ وَمَا أَرْسَلْنَا مِنْ قَبْلِكَ إِلَّا رِجَالًا نُوحِي إِلَيْهِمْ مِنْ أَهْلِ الْقُرَى أَفَلَمْ يَسِيرُوا فِي الْأَرْضِ فَيَنْظُرُوا كَيْفَ كَانَ عَاقِبَةُ الَّذِينَ مِنْ قَبْلِهِمْ وَلَدَارُ الْآخِرَةِ خَيْرٌ لِلَّذِينَ اتَّقَوْا أَفَلَا تَعْقِلُونَ ] - يوسف 109

وةرطيَران ئایەت | 1705 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish
#8

Interpretation of ( الحشر 7 ) لة Turkish بة Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Allah'ın, kentler halkından resulüne zahmetsizce aktardığı mal ve nimetler şunlar içindir: Allah, Peygamber, yakınlar, yetimler, yoksullar, yolda kalmışlar. Bu böyle düzenlenmiştir ki, o mal ve nimetler sizden yalnız zengin olanlar arasında dönüp duran bir kudret aracı olmasın. Resul size ne verdiyse onu alın; sizi neden yasakladıysa ona son verin ve Allah'tan korkun. Hiç kuşkusuz, Allah'ın azabı çok şiddetlidir. ] - Interpretation of ( Al-Hashr 7 )

[ مَا أَفَاءَ اللَّهُ عَلَى رَسُولِهِ مِنْ أَهْلِ الْقُرَى فَلِلَّهِ وَلِلرَّسُولِ وَلِذِي الْقُرْبَى وَالْيَتَامَى وَالْمَسَاكِينِ وَابْنِ السَّبِيلِ كَيْ لَا يَكُونَ دُولَةً بَيْنَ الْأَغْنِيَاءِ مِنْكُمْ وَمَا آتَاكُمُ الرَّسُولُ فَخُذُوهُ وَمَا نَهَاكُمْ عَنْهُ فَانْتَهُوا وَاتَّقُوا اللَّهَ إِنَّ اللَّهَ شَدِيدُ الْعِقَابِ ] - الحشر 7

وةرطيَران ئایەت | 5133 نوسةر | Yasar Nuri Ozturk زمانى | Turkish