Masa Jalan (0.00425 saat)
  • Keputusan: ( 1
  • sehingga 9
  • daripada 9
  • )
#1

Tafsiran ( Ash-Shu'araa 211 ) dalam Turkish oleh Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Onlara yaraşmaz, zaten güçleri de yetmez. ] - Tafsiran ( Ash-Shu'araa 211 )

[ وَمَا يَنْبَغِي لَهُمْ وَمَا يَسْتَطِيعُونَ ] - الشعراء 211

Perihal terjemahan Ayat | 3143 Pengarang | Yasar Nuri Ozturk Bahasa | Turkish
#2

Tafsiran ( Al-Qalam 25 ) dalam Turkish oleh Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Sadece engellemeye, şiddete güçleri yeten kişiler olarak erkenden vardılar. ] - Tafsiran ( Al-Qalam 25 )

[ وَغَدَوْا عَلَى حَرْدٍ قَادِرِينَ ] - القلم 25

Perihal terjemahan Ayat | 5296 Pengarang | Yasar Nuri Ozturk Bahasa | Turkish
#3

Tafsiran ( Ya-Sin 50 ) dalam Turkish oleh Yasar Nuri Ozturk - tr

[ O zaman ne bir tavsiyede bulunmaya güçleri yetecek ne de ailelerine dönebilecekler. ] - Tafsiran ( Ya-Sin 50 )

[ فَلَا يَسْتَطِيعُونَ تَوْصِيَةً وَلَا إِلَى أَهْلِهِمْ يَرْجِعُونَ ] - يس 50

Perihal terjemahan Ayat | 3755 Pengarang | Yasar Nuri Ozturk Bahasa | Turkish
#4

Tafsiran ( Ya-Sin 67 ) dalam Turkish oleh Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Dilesek, onları oldukları yerde hayvana çeviririz. O zaman ne ileri gitmeye güçleri yeter ne de geri dönebilirler. ] - Tafsiran ( Ya-Sin 67 )

[ وَلَوْ نَشَاءُ لَمَسَخْنَاهُمْ عَلَى مَكَانَتِهِمْ فَمَا اسْتَطَاعُوا مُضِيًّا وَلَا يَرْجِعُونَ ] - يس 67

Perihal terjemahan Ayat | 3772 Pengarang | Yasar Nuri Ozturk Bahasa | Turkish
#5

Tafsiran ( Al-Anbiyaa 40 ) dalam Turkish oleh Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Doğrusu şu ki, o onlara ansızın gelecek de onları şaşkınlıktan donduracak. Artık ne onu geri çevirmeye güçleri yetecek ne de yüzlerine bakılacak. ] - Tafsiran ( Al-Anbiyaa 40 )

[ بَلْ تَأْتِيهِمْ بَغْتَةً فَتَبْهَتُهُمْ فَلَا يَسْتَطِيعُونَ رَدَّهَا وَلَا هُمْ يُنْظَرُونَ ] - الأنبياء 40

Perihal terjemahan Ayat | 2523 Pengarang | Yasar Nuri Ozturk Bahasa | Turkish
#6

Tafsiran ( Hud 20 ) dalam Turkish oleh Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Bunlar yeryüzünde kimseyi âciz bırakamazlar. Allah'tan başka hiçbir dostları da yoktur. Onlara azap kat kat verilecektir. Hem işitmeye güçleri yetmiyordu hem de göremiyorlardı. ] - Tafsiran ( Hud 20 )

[ أُولَئِكَ لَمْ يَكُونُوا مُعْجِزِينَ فِي الْأَرْضِ وَمَا كَانَ لَهُمْ مِنْ دُونِ اللَّهِ مِنْ أَوْلِيَاءَ يُضَاعَفُ لَهُمُ الْعَذَابُ مَا كَانُوا يَسْتَطِيعُونَ السَّمْعَ وَمَا كَانُوا يُبْصِرُونَ ] - هود 20

Perihal terjemahan Ayat | 1493 Pengarang | Yasar Nuri Ozturk Bahasa | Turkish
#7

Tafsiran ( Al-Furqan 3 ) dalam Turkish oleh Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Böyleyken O'nun dışında bir takım ilahlar edindiler. Hiçbir şey yaratamaz bunlar. Kendileri yaratılmışlardır zaten... Kendi benlikleri için bile ne bir zarara güç yetirebilirler ne bir yarara. Ne bir ölüme güçleri yeter ne bir dirime ne de kabirden çıkarıp hesap sormaya. ] - Tafsiran ( Al-Furqan 3 )

[ وَاتَّخَذُوا مِنْ دُونِهِ آلِهَةً لَا يَخْلُقُونَ شَيْئًا وَهُمْ يُخْلَقُونَ وَلَا يَمْلِكُونَ لِأَنْفُسِهِمْ ضَرًّا وَلَا نَفْعًا وَلَا يَمْلِكُونَ مَوْتًا وَلَا حَيَاةً وَلَا نُشُورًا ] - الفرقان 3

Perihal terjemahan Ayat | 2858 Pengarang | Yasar Nuri Ozturk Bahasa | Turkish
#8

Tafsiran ( Al-Ahqaf 26 ) dalam Turkish oleh Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Yemin olsun, onlara, size vermediğimiz imkân ve kudreti vermiştik. Onlar için işitme gücü, gözler ve gönüller oluşturmuştuk. Fakat, işitme güçleri de gözleri de gönülleri de kendilerine hiçbir yarar sağlamadı/kendilerinden hiçbir şeyi uzaklaştıramadı; çünkü ayetlerimize karşı direniyorlardı. Ve alaya aldıkları şey, onları kuşatıp sardı. ] - Tafsiran ( Al-Ahqaf 26 )

[ وَلَقَدْ مَكَّنَّاهُمْ فِيمَا إِنْ مَكَّنَّاكُمْ فِيهِ وَجَعَلْنَا لَهُمْ سَمْعًا وَأَبْصَارًا وَأَفْئِدَةً فَمَا أَغْنَى عَنْهُمْ سَمْعُهُمْ وَلَا أَبْصَارُهُمْ وَلَا أَفْئِدَتُهُمْ مِنْ شَيْءٍ إِذْ كَانُوا يَجْحَدُونَ بِآيَاتِ اللَّهِ وَحَاقَ بِهِمْ مَا كَانُوا بِهِ يَسْتَهْزِئُونَ ] - الأحقاف 26

Perihal terjemahan Ayat | 4536 Pengarang | Yasar Nuri Ozturk Bahasa | Turkish
#9

Tafsiran ( Al-Baqarah 217 ) dalam Turkish oleh Yasar Nuri Ozturk - tr

[ Sana haram ayı, onda savaşmayı soruyorlar. De ki: "O ayda savaş büyük bir günahtır. Ama Allah yolundan alıkoymak, O'na ve Mescid-i Haram'a nankörlük etmek, ora halkını oradan sürüp çıkarmak, Allah katında daha büyük bir günahtır." Fitne/baskı ve bozgunculuk, cana kıymaktan daha büyük bir kötülüktür. Eğer güçleri yetse sizi dininizden çevirinceye kadar sizinle savaşmayı sürdürürler. İçinizden kim irtidat edip dininden döner de kâfir olarak ölürse böylelerinin amelleri dünyada da âhirette de boşa gitmiştir. Ateş ehlidir onlar. Sürekli kalacaklardır orada. ] - Tafsiran ( Al-Baqarah 217 )

[ يَسْأَلُونَكَ عَنِ الشَّهْرِ الْحَرَامِ قِتَالٍ فِيهِ قُلْ قِتَالٌ فِيهِ كَبِيرٌ وَصَدٌّ عَنْ سَبِيلِ اللَّهِ وَكُفْرٌ بِهِ وَالْمَسْجِدِ الْحَرَامِ وَإِخْرَاجُ أَهْلِهِ مِنْهُ أَكْبَرُ عِنْدَ اللَّهِ وَالْفِتْنَةُ أَكْبَرُ مِنَ الْقَتْلِ وَلَا يَزَالُونَ يُقَاتِلُونَكُمْ حَتَّى يَرُدُّوكُمْ عَنْ دِينِكُمْ إِنِ اسْتَطَاعُوا وَمَنْ يَرْتَدِدْ مِنْكُمْ عَنْ دِينِهِ فَيَمُتْ وَهُوَ كَافِرٌ فَأُولَئِكَ حَبِطَتْ أَعْمَالُهُمْ فِي الدُّنْيَا وَالْآخِرَةِ وَأُولَئِكَ أَصْحَابُ النَّارِ هُمْ فِيهَا خَالِدُونَ ] - البقرة 217

Perihal terjemahan Ayat | 224 Pengarang | Yasar Nuri Ozturk Bahasa | Turkish